Akıl ve İnanç - Din Felsefesine Giriş

Stok Kodu:
9786059125093
Boyut:
16,5x2,7
Sayfa Sayısı:
588
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-01
Çeviren:
Rahim Acar
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
76,00
9786059125093
372854
Akıl ve İnanç - Din Felsefesine Giriş
Akıl ve İnanç - Din Felsefesine Giriş
76.00
Bu yüzyılın son çeyreğinde din felsefesine gösterilen ilgide bir patlama yaşandı. Meslekten filozoflar geleneksel meselelerle ilgilenmek için yeni teknikler geliştirdikleri gibi din felsefesinde yeni alanlar da açıyorlar. Time dergisi, dinî inançların felsefî bakımdan incelenmesine gösterilen bu ilgi artışını Tanrı geri geliyor diye haber yaptı. Açıkçası, filizlenmekte olan bu araştırma sahasındaki canlılık ve ayrıntılılık düzeyi bu konuların ciddiyetini ve önemini göstermektedir.Bu metin, din felsefesi alanındaki heyecan verici temel konulara ve alternatiflere giriş amacıyla yazılmıştır. Din felsefesinin oldukça kolay anlaşılabilir ve kapsamlı -yani günümüzde carî, tarihsel boyutu olan, teolojik açıdan ayrıntılı ve felsefî açıdan kışkırtıcı- bir müzakeresini sunmayı deniyoruz. Okuyucunun hiçbir şekilde felsefî birikimi olduğunu farz etmeyip, kitabı felsefeye aşinalığı olmayan hem lisans, hem lisansüstü hem de dinî okul öğrencilerinin işine yarar hale getiriyoruz. Metin, dikkatli ve gayretli okurlarca ders ortamının haricinde de nüfuz edilebilir olmalıdır. Her ne kadar, bu metin din felsefesindeki konuları en basit şekilde sunmak için tasarlanmışsa da, yeri geldikçe önemli filozoflar ve onların fikirleri hakkında arka plan oluşturan epeyce genel felsefe bilgisi de bulunmaktadır. Giriş seviyesindeki bu metnin yöntemi, nispeten daha zor birincil literatürün meşgul olduğu entelektüel diyaloğu ortaya çıkararak, sahadaki ana konuları damıtmak ve tartışmaktır. Philosophy of Religion: Selected Readings (Oxford University Press, 2000; bundan sonra PRSR2e diye atıfta bulunulacaktır.) adlı derleme, elinizdeki metnin yapısı ile yakından bağlantılıdır ve öğrencilerin orijinal kaynaklardan tezahür eden diyaloğu takip etmelerine yardım edecek bir araç işlevi görecektir. Öğrencileri, filozofları yüzyıllarca meşgul eden, din hakkındaki bu büyük tartışmaya katılmaya davet ediyoruz. Bizim birincil vurgumuz konuların yapıları üzerindedir. Öğrencilerin tam olarak her bir konunun şeklini, mantığını, neyin kavgasının verildiğini ve temel alternatifleri anlamalarını istiyoruz. Amacımız konular hakkında öğrencilerin makul düşünceler oluşturabilmelerine ve onlar hakkında ciddi ve yapıcı düşünmeye devam etmelerine yardımcı olmaktır.Öğrencilerle bir bağlantı noktası bulmanın eğitim açısından sağladığı faydanın çok açık olması hasebiyle, her bölüme müşahhas bir hikaye, bir örnek veya bir alıntı ile başlıyor ve ana konuyu gitgide geliştiriyoruz. Sunumun berraklığına, dostaneliğine hep özen göstererek, öğrencileri tabiî bir şekilde tartışmanın içine çekiyor ve onları dikkatli karşılık vermeye teşvik ediyoruz.Her ne kadar baş taraftaki pek çok bölümün birbirini izlemesinde mantıksal bir düzen varsa da, bu metni kullanan öğretim elemanları bölümleri neredeyse istedikleri her tertipte verebilir, çünkü başlıklar birbirlerinden bir bakıma bağımsızdır. Şüphesiz ki kaynak eserlerden alınacak ek okuma parçaları tek tek bölümlerle eşleştirilebilir. Hem sınıfta tartışmaya hem de şahsî tekrara imkan vermesi için her bölümün sonuna çalışma soruları eklenmiştir. Öğrencilerin konuları kendi başlarına da araştırabilmeleri için, her bölüme mahsus tavsiye edilen okumalar eklenmiştir.Batılı filozofların eskiden beri teizmle ilgilenmesi hasebiyle, bu metin büyük oranda, alemden aşkın (müteâl), kadîr (her şeye gücü yeten), alîm (her şeyi bilen) ve salt iyi (mahza hayr) olan bir yüce manevî varlığın varolduğu fikriyle alakalı konulara ayrılmıştır. Tabiî ki bu daha kesin olarak klasik teizm diye bilinen görüştür, ki belli başlı teist dinler (Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam) tarafından paylaşılmaktadır. Her ne kadar, biz klasik teizme dair konuları ele alıyorsak da, çağdaş analitik din filozoflarının çok dikkate almaları sebebiyle özellikle Hristiyan teizmine dair bazı konuları da göz önünde bulundurmaktayız. Yeri geldikçe, biz buradaki konuların diğer önemli dinlere ve teolojik anlayışlara nasıl uygulandığını tedkik ediyor, böylece öğrencileri bir dereceye kadar Hinduizm, Budizm ve diğer Batılı olmayan geleneklerle tanıştırıyoruz. Yeri geldiğinde de, temel konularda feminist düşünceyi keşfe çıkıyoruz. Her ne kadar biz öğrencilerin burada incelenen dinî gelenek veya teolojik anlayışlara aşinalığı konusunda en alt düzeyde varsayımlarla hareket etsek de, Batılı dinî inanca ve genel olarak teistik dinlere mahsus inançlara aşina olmak bir bakıma faydalıdır. Nitekim acemi birisi bile söz konusu fikirleri çabucak kavrasın diye, yeri geldikçe bu inançlara dair yeterince izahta bulunuyoruz. Bunun ötesinde, okuyucuların teist veya herhangi bir dine bağlı müminler olduklarını varsaymıyoruz. Bu metin, standart din felsefesi metinlerinde ele alınan bütün konuları ve nadiren ele alınan fakat çoğu öğretim elemanının ele alınmasını istediği pek çok konuyu kapsayacak şekilde tasarlanmıştır. Birinci bölüm insanoğlundaki yaygın dindarlığı mütalaa ederek ve dinin felsefî olarak incelenmesinin ne olduğunu açıklayarak başlamaktadır. İkinci bölüm, muhtemelen çoğu kişinin dinle en bildik ve en müşahhas teması olan şeyi -dinî tecrübeyi- incelemektedir. Bütün dinî tecrübelerin ortak bir çekirdeğinin veya yapısının olup olmadığı ve bu tecrübelerin dinî inançları meşrulaştırmaya yarayıp yaramayacağı gibi soruları inceliyoruz. Üçüncü bölümde, tecrübenin ötesine gidiyoruz ve dinî bağlılıkların aklî değerlendirmeye tabi olup olmadığını tahkik ediyoruz. İki aşırı görüşe -katı akılcılık ve imancılık- baktıktan sonra, biz eleştirel akılcılık (critical rationalism) dediğimiz bir tutum benimsiyoruz. Eleştirel akılcılık dinî inançların tahlilini ve değerlendirmesini taahhüt eder, fakat bu inançların kesin olarak ispatlanmaya veya çürütülmeye elverişli olduğunu iddia etmez. Dördüncü bölümü, geleneksel olarak teizmde tasavvur edilen Tanrı ile ilişkilendirilen sıfatlara hasrediyoruz ki bu sıfatlar başka bir argüman ve tartışma konusu olan Varlığı daha kesin belirtmektedir. Bununla birlikte, süreç düşünürleri tarafından geleneksel Tanrı tasavvuruna yöneltilen sert eleştiriyi de ihmal etmiyoruz.Müteakip üç bölüm, şu ya da bu bakımdan, Tanrının varlığı ile ilgili delil getirme meselesini ele almaktadır. Beşinci bölümde, Tanrının varlığına dair standart argümanları sunup inceliyoruz, ki bunlar tabiî teolojinin başlıca malzemesidir. Bu argümanlar, teist inanca aklî destek sağlamanın imkanına kafa yoranları büyülemeye ve onlara meydan okumaya devam ediyor. Altıncı bölümde, bütün bu girişim üzerinde tefekkür ederek, Tanrıya inanmanın aklî argüman üzerine kurulmasının gerekli olup olmadığı veya bizim inanç çerçevemizde onun basit olup olamayacağını işliyoruz. Peşinden, yedinci bölüm, Tanrıya inanmanın aleyhine en ciddi aklî itiraz olarak kötülük problemini ortaya koyup, geliştiriyor ve değerlendiriyor. Kalan bölümlerde, değişik önemli konuları tartışıyoruz. Sekizinci bölüm bu neşirde tamamen yenidir ve 1990ların başlarından itibaren gündeme gelen Tanrının alem ile ilişkisine dair hararetli tartışmalara söz hakkı tanır. İlahî bilginin mahiyeti ve kapsamı nedir? Şartlı olarak varolan dünyada ilahî fiilin mahiyeti ve kapsamı nedir? Bir önceki bölümü tabiî olarak takiple, dokuzuncu bölüm mucize kavramını tartışır. Teist dinlerin pek çoğunun tarihsel olarak bir mucize inancı içermesi hasebiyle, bu bölüm bu kavramla ilgili anahtar felsefî meseleleri inceler: Bunlar, tanımlamanın zorluğu, mucizelerin mümkün olup olmadıkları ve bizim bir mucizenin olup olmadığını tespit edip edemeyeceğimiz meselesidir. Onuncu bölüm ölümden sonra hayat meselesine odaklanır. Bu bölümde biz ölümden sonra hayat tasavvurlarının insan benliğine dair görüşlere göre nasıl farklılaştığını gösteriyor ve ölümden sonra hayatın hakikatine dair pek çok argümanı dikkatle inceliyoruz. Tartışmamızın bir sonraki kademesinde, ilahî olan hakkında insanî mahsus dili kullandığımız vakıası üzerinde tefekkür etmek için duraksıyoruz. On birinci bölümde, insanî kelimelerin anlamlı bir şekilde Tanrı hakkında nasıl kullanıldığını soruyor ve önemli bazı din dili t
Bu yüzyılın son çeyreğinde din felsefesine gösterilen ilgide bir patlama yaşandı. Meslekten filozoflar geleneksel meselelerle ilgilenmek için yeni teknikler geliştirdikleri gibi din felsefesinde yeni alanlar da açıyorlar. Time dergisi, dinî inançların felsefî bakımdan incelenmesine gösterilen bu ilgi artışını Tanrı geri geliyor diye haber yaptı. Açıkçası, filizlenmekte olan bu araştırma sahasındaki canlılık ve ayrıntılılık düzeyi bu konuların ciddiyetini ve önemini göstermektedir.Bu metin, din felsefesi alanındaki heyecan verici temel konulara ve alternatiflere giriş amacıyla yazılmıştır. Din felsefesinin oldukça kolay anlaşılabilir ve kapsamlı -yani günümüzde carî, tarihsel boyutu olan, teolojik açıdan ayrıntılı ve felsefî açıdan kışkırtıcı- bir müzakeresini sunmayı deniyoruz. Okuyucunun hiçbir şekilde felsefî birikimi olduğunu farz etmeyip, kitabı felsefeye aşinalığı olmayan hem lisans, hem lisansüstü hem de dinî okul öğrencilerinin işine yarar hale getiriyoruz. Metin, dikkatli ve gayretli okurlarca ders ortamının haricinde de nüfuz edilebilir olmalıdır. Her ne kadar, bu metin din felsefesindeki konuları en basit şekilde sunmak için tasarlanmışsa da, yeri geldikçe önemli filozoflar ve onların fikirleri hakkında arka plan oluşturan epeyce genel felsefe bilgisi de bulunmaktadır. Giriş seviyesindeki bu metnin yöntemi, nispeten daha zor birincil literatürün meşgul olduğu entelektüel diyaloğu ortaya çıkararak, sahadaki ana konuları damıtmak ve tartışmaktır. Philosophy of Religion: Selected Readings (Oxford University Press, 2000; bundan sonra PRSR2e diye atıfta bulunulacaktır.) adlı derleme, elinizdeki metnin yapısı ile yakından bağlantılıdır ve öğrencilerin orijinal kaynaklardan tezahür eden diyaloğu takip etmelerine yardım edecek bir araç işlevi görecektir. Öğrencileri, filozofları yüzyıllarca meşgul eden, din hakkındaki bu büyük tartışmaya katılmaya davet ediyoruz. Bizim birincil vurgumuz konuların yapıları üzerindedir. Öğrencilerin tam olarak her bir konunun şeklini, mantığını, neyin kavgasının verildiğini ve temel alternatifleri anlamalarını istiyoruz. Amacımız konular hakkında öğrencilerin makul düşünceler oluşturabilmelerine ve onlar hakkında ciddi ve yapıcı düşünmeye devam etmelerine yardımcı olmaktır.Öğrencilerle bir bağlantı noktası bulmanın eğitim açısından sağladığı faydanın çok açık olması hasebiyle, her bölüme müşahhas bir hikaye, bir örnek veya bir alıntı ile başlıyor ve ana konuyu gitgide geliştiriyoruz. Sunumun berraklığına, dostaneliğine hep özen göstererek, öğrencileri tabiî bir şekilde tartışmanın içine çekiyor ve onları dikkatli karşılık vermeye teşvik ediyoruz.Her ne kadar baş taraftaki pek çok bölümün birbirini izlemesinde mantıksal bir düzen varsa da, bu metni kullanan öğretim elemanları bölümleri neredeyse istedikleri her tertipte verebilir, çünkü başlıklar birbirlerinden bir bakıma bağımsızdır. Şüphesiz ki kaynak eserlerden alınacak ek okuma parçaları tek tek bölümlerle eşleştirilebilir. Hem sınıfta tartışmaya hem de şahsî tekrara imkan vermesi için her bölümün sonuna çalışma soruları eklenmiştir. Öğrencilerin konuları kendi başlarına da araştırabilmeleri için, her bölüme mahsus tavsiye edilen okumalar eklenmiştir.Batılı filozofların eskiden beri teizmle ilgilenmesi hasebiyle, bu metin büyük oranda, alemden aşkın (müteâl), kadîr (her şeye gücü yeten), alîm (her şeyi bilen) ve salt iyi (mahza hayr) olan bir yüce manevî varlığın varolduğu fikriyle alakalı konulara ayrılmıştır. Tabiî ki bu daha kesin olarak klasik teizm diye bilinen görüştür, ki belli başlı teist dinler (Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam) tarafından paylaşılmaktadır. Her ne kadar, biz klasik teizme dair konuları ele alıyorsak da, çağdaş analitik din filozoflarının çok dikkate almaları sebebiyle özellikle Hristiyan teizmine dair bazı konuları da göz önünde bulundurmaktayız. Yeri geldikçe, biz buradaki konuların diğer önemli dinlere ve teolojik anlayışlara nasıl uygulandığını tedkik ediyor, böylece öğrencileri bir dereceye kadar Hinduizm, Budizm ve diğer Batılı olmayan geleneklerle tanıştırıyoruz. Yeri geldiğinde de, temel konularda feminist düşünceyi keşfe çıkıyoruz. Her ne kadar biz öğrencilerin burada incelenen dinî gelenek veya teolojik anlayışlara aşinalığı konusunda en alt düzeyde varsayımlarla hareket etsek de, Batılı dinî inanca ve genel olarak teistik dinlere mahsus inançlara aşina olmak bir bakıma faydalıdır. Nitekim acemi birisi bile söz konusu fikirleri çabucak kavrasın diye, yeri geldikçe bu inançlara dair yeterince izahta bulunuyoruz. Bunun ötesinde, okuyucuların teist veya herhangi bir dine bağlı müminler olduklarını varsaymıyoruz. Bu metin, standart din felsefesi metinlerinde ele alınan bütün konuları ve nadiren ele alınan fakat çoğu öğretim elemanının ele alınmasını istediği pek çok konuyu kapsayacak şekilde tasarlanmıştır. Birinci bölüm insanoğlundaki yaygın dindarlığı mütalaa ederek ve dinin felsefî olarak incelenmesinin ne olduğunu açıklayarak başlamaktadır. İkinci bölüm, muhtemelen çoğu kişinin dinle en bildik ve en müşahhas teması olan şeyi -dinî tecrübeyi- incelemektedir. Bütün dinî tecrübelerin ortak bir çekirdeğinin veya yapısının olup olmadığı ve bu tecrübelerin dinî inançları meşrulaştırmaya yarayıp yaramayacağı gibi soruları inceliyoruz. Üçüncü bölümde, tecrübenin ötesine gidiyoruz ve dinî bağlılıkların aklî değerlendirmeye tabi olup olmadığını tahkik ediyoruz. İki aşırı görüşe -katı akılcılık ve imancılık- baktıktan sonra, biz eleştirel akılcılık (critical rationalism) dediğimiz bir tutum benimsiyoruz. Eleştirel akılcılık dinî inançların tahlilini ve değerlendirmesini taahhüt eder, fakat bu inançların kesin olarak ispatlanmaya veya çürütülmeye elverişli olduğunu iddia etmez. Dördüncü bölümü, geleneksel olarak teizmde tasavvur edilen Tanrı ile ilişkilendirilen sıfatlara hasrediyoruz ki bu sıfatlar başka bir argüman ve tartışma konusu olan Varlığı daha kesin belirtmektedir. Bununla birlikte, süreç düşünürleri tarafından geleneksel Tanrı tasavvuruna yöneltilen sert eleştiriyi de ihmal etmiyoruz.Müteakip üç bölüm, şu ya da bu bakımdan, Tanrının varlığı ile ilgili delil getirme meselesini ele almaktadır. Beşinci bölümde, Tanrının varlığına dair standart argümanları sunup inceliyoruz, ki bunlar tabiî teolojinin başlıca malzemesidir. Bu argümanlar, teist inanca aklî destek sağlamanın imkanına kafa yoranları büyülemeye ve onlara meydan okumaya devam ediyor. Altıncı bölümde, bütün bu girişim üzerinde tefekkür ederek, Tanrıya inanmanın aklî argüman üzerine kurulmasının gerekli olup olmadığı veya bizim inanç çerçevemizde onun basit olup olamayacağını işliyoruz. Peşinden, yedinci bölüm, Tanrıya inanmanın aleyhine en ciddi aklî itiraz olarak kötülük problemini ortaya koyup, geliştiriyor ve değerlendiriyor. Kalan bölümlerde, değişik önemli konuları tartışıyoruz. Sekizinci bölüm bu neşirde tamamen yenidir ve 1990ların başlarından itibaren gündeme gelen Tanrının alem ile ilişkisine dair hararetli tartışmalara söz hakkı tanır. İlahî bilginin mahiyeti ve kapsamı nedir? Şartlı olarak varolan dünyada ilahî fiilin mahiyeti ve kapsamı nedir? Bir önceki bölümü tabiî olarak takiple, dokuzuncu bölüm mucize kavramını tartışır. Teist dinlerin pek çoğunun tarihsel olarak bir mucize inancı içermesi hasebiyle, bu bölüm bu kavramla ilgili anahtar felsefî meseleleri inceler: Bunlar, tanımlamanın zorluğu, mucizelerin mümkün olup olmadıkları ve bizim bir mucizenin olup olmadığını tespit edip edemeyeceğimiz meselesidir. Onuncu bölüm ölümden sonra hayat meselesine odaklanır. Bu bölümde biz ölümden sonra hayat tasavvurlarının insan benliğine dair görüşlere göre nasıl farklılaştığını gösteriyor ve ölümden sonra hayatın hakikatine dair pek çok argümanı dikkatle inceliyoruz. Tartışmamızın bir sonraki kademesinde, ilahî olan hakkında insanî mahsus dili kullandığımız vakıası üzerinde tefekkür etmek için duraksıyoruz. On birinci bölümde, insanî kelimelerin anlamlı bir şekilde Tanrı hakkında nasıl kullanıldığını soruyor ve önemli bazı din dili t
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 76,00    76,00   
2 39,52    79,04   
3 26,85    80,56   
6 13,68    82,08   
9 9,29    83,60   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 76,00    76,00   
2 39,52    79,04   
3 26,85    80,56   
6 13,68    82,08   
9 9,29    83,60   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 76,00    76,00   
2 39,52    79,04   
3 26,85    80,56   
6 13,68    82,08   
9 9,29    83,60   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 76,00    76,00   
2 39,52    79,04   
3 26,85    80,56   
6 13,68    82,08   
9 9,29    83,60   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 76,00    76,00   
2 39,52    79,04   
3 26,85    80,56   
6 13,68    82,08   
9 9,29    83,60   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat