Bir Ermeni Gencin Hatıra Defteri

Elinizde bulunan bu eser birkaç açidan diger Ömer Seyfettin klasiklerinden farkli bir yerde duruyor. Öykü alaninda yetkin eserler veren yazarimizin, kisa roman olarak da kabul edilebilecek bu eserinde, fikrî ve idealist yönlerin edebi niteliklere karsi agir bastigini da söyleyebiliriz. Bildigimiz üzere Ömer Seyfettin Türk milliyetçiligini siki bir sekilde savunuyor. Yasadigi dönemde ortaya çikan ve Kanuni Esâsi'nin ilan edilmesiyle oldukça güçlenen Osmanlicilik düsüncesine ise temelden karsi oldugunu biliyoruz. Hikayeci ve ideolog olarak Türk fikir ve edebiyat tarihinin kilometre taslarindan biri olarak kabul edilen Ömer Seyfettin'in hakkettigi deger ve ilgiyi göremeyen bu eserini tekrar okuyucuyla bulusturmanin hakli gururunu yasiyoruz. Tür olarak roman ve hikaye arasinda gidip gelen ve ikisinin de güzel ve önemli yanlarini bünyesinde barindiran bu eser, milliyetçilik, Osmanlilik ve Türklük kavramlari üzerine çok sey söylemekle kalmiyor, yalnizca kendi zamaninin degil bugünün sorunlarina da deginerek zamanlar üstü bir edebî miras olarak anilmayi hakediyor.