9786053604815
410813
https://www.munzevikitabevi.com/hammurabi
Hammurabi
112.00
Hammurabi (saltanati M.Ö. 1792-1750), günümüzde en az gelismis bölgelerden biri olarak görülse de bir zamanlar dünyanin en ileri toplumlarina ev sahipligi yapan Mezopotamya'nin gelmis geçmis en büyük sahsiyetlerinden biridir. Güçlü Elam'in uzaktan gözetimi altinda birbiriyle sürekli çekisen irili ufakli onlarca Mezopotamya sehir devletinden biri olan Babil'in krali olduktan sonra uzun bir süre kendisi de bu iktidar savasi içinde yer almistir. Ancak zamanla idareci olarak sergiledigi adil yönetim, diplomat olarak izledigi akilli strateji ve savasçi olarak gösterdigi basarilarin etkisiyle Basra Körfezi'nden kuzeye dogru Mezopotamya'nin büyük bir kismini ele geçirip tek devlet çatisi altinda birlestirmis, böylece bölgesinde sehir devletinden teritoryal devlete geçisin öncüsü olmustur.Fakat onu bugünlere tasiyan asil basarisi savasçiligi degil, yaklasik 300 yasadan olusan ve kendisinden önce kanun derlemeleri yapan hükümdarlardan farkli olarak ülkesinin çesitli yerlerine diktirdigi dikilitaslarla kamuya ilan ettigi Hammurabi Kanunlaridir. Kanunlarinin temel mantiginin çoktandir terk edilmis olan “göze göz, dise dis” yaklasimi olmasi, onun kendini adil bir kral olarak görmesini ve adaleti hükümdarliginin asli unsurlarindan biri olarak kabul etmesini engellememektedir. Hammurabi'nin ayni zamanda bu algiyi halkina ve sonraki nesillere basariyla aktardigi da ortadadir.Gerek bu açidan, gerekse eldeki bilgi ve malzeme açisindan Hammurabi, yazarin sözleriyle, belki de biyografisi yazilabilecek ilk insanogludur.
Hammurabi (saltanati M.Ö. 1792-1750), günümüzde en az gelismis bölgelerden biri olarak görülse de bir zamanlar dünyanin en ileri toplumlarina ev sahipligi yapan Mezopotamya'nin gelmis geçmis en büyük sahsiyetlerinden biridir. Güçlü Elam'in uzaktan gözetimi altinda birbiriyle sürekli çekisen irili ufakli onlarca Mezopotamya sehir devletinden biri olan Babil'in krali olduktan sonra uzun bir süre kendisi de bu iktidar savasi içinde yer almistir. Ancak zamanla idareci olarak sergiledigi adil yönetim, diplomat olarak izledigi akilli strateji ve savasçi olarak gösterdigi basarilarin etkisiyle Basra Körfezi'nden kuzeye dogru Mezopotamya'nin büyük bir kismini ele geçirip tek devlet çatisi altinda birlestirmis, böylece bölgesinde sehir devletinden teritoryal devlete geçisin öncüsü olmustur.Fakat onu bugünlere tasiyan asil basarisi savasçiligi degil, yaklasik 300 yasadan olusan ve kendisinden önce kanun derlemeleri yapan hükümdarlardan farkli olarak ülkesinin çesitli yerlerine diktirdigi dikilitaslarla kamuya ilan ettigi Hammurabi Kanunlaridir. Kanunlarinin temel mantiginin çoktandir terk edilmis olan “göze göz, dise dis” yaklasimi olmasi, onun kendini adil bir kral olarak görmesini ve adaleti hükümdarliginin asli unsurlarindan biri olarak kabul etmesini engellememektedir. Hammurabi'nin ayni zamanda bu algiyi halkina ve sonraki nesillere basariyla aktardigi da ortadadir.Gerek bu açidan, gerekse eldeki bilgi ve malzeme açisindan Hammurabi, yazarin sözleriyle, belki de biyografisi yazilabilecek ilk insanogludur.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.