9786054994731
434334
https://www.munzevikitabevi.com/her-seyin-bittigi-yerden
Her Şeyin Bittiği Yerden
15.55
Yapımcı ve Organizatör Sami Dündar, 16 Ağustos 1999'da Gölcük Donanma Komutanlığı Devir Teslim Töreni organizasyonunu tamamladıktan sonra, konakladığı Orduevi, gece 03.02 sırasında fay hattının içine gömülünce 27 saat göçük altında kalarak can çekişti!
Göçükten çıkarıldığında ise öldü sanılıp ceset torbasına konuldu. Kaldırıldığı hastanede gömülme sırası beklerken tesadüfen yaşadığı anlaşılınca, ailesi ve dostlarının yardımıyla İstanbul'a getirildi.
Uzun süren yoğun bakım döneminde bile direnmekten vazgeçmedi ve iki kez daha ölümü yendi.
Sami Dündar yaşama hakkını kullanmakta kararlıydı. Amansız acılar içindeydi. Böbrekleri iflas etmiş, belden aşağısı neredeyse kullanılamaz durumdaydı. Ölüm kaçınılmaz görünüyordu. Hayatta kalması çok az bir ihtimal de olsa artık yürüyemeyecekti... Hiç değilse böbrekleri çalışsın diye herkes onun için dua ediyordu.
Böbrekleri kısmen de olsa çalışmaya başladığı an o günün geri kalan hayatının ilk günü olduğunu anlamıştı.
Yürüyemez raporuyla taburcu edildikten üç ay sonra bastonları ile doludizgin yaşama katıldı.
Bu kitap sadece insanüstü bir direnişin kitabı değil aynı zamanda insanlar arası iletişimin, hangi mucizeleri yaratabileceğinin de kanıtıdır.
Bugün, sizin de geri kalan hayatınızın ilk günüdür!
Sami, seni ısrarla yaşatan ve yeni baştan yaratanı bu kitabın sayfalarından birinde, bir yerde keşfedene ne mutlu
Okan Bayülgen
Sami'nin yaşadıkları, on binlerce hayat hikâyesinden sadece biri. Ama orada sadece onun hikâyesi yok. Kitabın sonundaki teşekkür, acı karşısında tek vücut haline gelen bu milletin kahramanlık menkıbesidir. Gerçek hikâye işte bu yüzden en son sayfadan başlamaktadır.
Ertuğrul Özkök
Yapımcı ve Organizatör Sami Dündar, 16 Ağustos 1999'da Gölcük Donanma Komutanlığı Devir Teslim Töreni organizasyonunu tamamladıktan sonra, konakladığı Orduevi, gece 03.02 sırasında fay hattının içine gömülünce 27 saat göçük altında kalarak can çekişti!
Göçükten çıkarıldığında ise öldü sanılıp ceset torbasına konuldu. Kaldırıldığı hastanede gömülme sırası beklerken tesadüfen yaşadığı anlaşılınca, ailesi ve dostlarının yardımıyla İstanbul'a getirildi.
Uzun süren yoğun bakım döneminde bile direnmekten vazgeçmedi ve iki kez daha ölümü yendi.
Sami Dündar yaşama hakkını kullanmakta kararlıydı. Amansız acılar içindeydi. Böbrekleri iflas etmiş, belden aşağısı neredeyse kullanılamaz durumdaydı. Ölüm kaçınılmaz görünüyordu. Hayatta kalması çok az bir ihtimal de olsa artık yürüyemeyecekti... Hiç değilse böbrekleri çalışsın diye herkes onun için dua ediyordu.
Böbrekleri kısmen de olsa çalışmaya başladığı an o günün geri kalan hayatının ilk günü olduğunu anlamıştı.
Yürüyemez raporuyla taburcu edildikten üç ay sonra bastonları ile doludizgin yaşama katıldı.
Bu kitap sadece insanüstü bir direnişin kitabı değil aynı zamanda insanlar arası iletişimin, hangi mucizeleri yaratabileceğinin de kanıtıdır.
Bugün, sizin de geri kalan hayatınızın ilk günüdür!
Sami, seni ısrarla yaşatan ve yeni baştan yaratanı bu kitabın sayfalarından birinde, bir yerde keşfedene ne mutlu
Okan Bayülgen
Sami'nin yaşadıkları, on binlerce hayat hikâyesinden sadece biri. Ama orada sadece onun hikâyesi yok. Kitabın sonundaki teşekkür, acı karşısında tek vücut haline gelen bu milletin kahramanlık menkıbesidir. Gerçek hikâye işte bu yüzden en son sayfadan başlamaktadır.
Ertuğrul Özkök
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.