İstihbarat ve İstihbaratçı

Devletler istihbarat kuruluslariyla vardirlar. Küresel yapilanmalar ayni zamanda istihbarat aginin da sekillendiricisi ve uygulayicisidirlar. Basta Ortadogu, Balkanlar, Kafkasya bölgesi olmak üzere dünya cografyasi için verilen dünya egemenlik savasinda, vesayet altina alinmak istenen ülkelerde öncelikli olarak gizli servisler yerlesmekte ve yarismaktadirlar. Istihbarat örgütleri ve faaliyetleri rejimle dogrudan iliskilidir. Kazanan ya da kaybeden istihbaratçilarin savasi, bir milletin varliginin ya da yok olusunun göstergesidir. Teknolojinin gelisimi istihbarat araç ve gereçlerinde de önemli degisime neden olmustur. Hiyanetle vatanseverligin en açik yasandigi alan istihbarat alanidir. Sadece istihbaratçilar açisindan degil, devleti yönetenlerin de ikbal ve iktidar için siyasi, ekonomik alanlarda yabanci ülke devlet yetkililerine bilerek veya bilmeyerek casusluk yaptiklari da bir gerçektir. Istihbarat faaliyeti; ciddi, yetenekli, bilinçli, idealist, birikimli uzmanlar, kaliteli yöneticiler gerektirir. Istihbaratçi diger meslek mensuplarindan farkli bir kisilik ve kimlik olusturur. Yabanci istihbarat örgütleri için baska bir ülke insanini tespit edip seçerek kullanmak, eski bir uygulamadir. Bu ya siyasetçidir, ya gazetecidir, ya sivil toplum mensubudur, ya is adamidir ya da akademisyendir. Yabanci örgütlere en çok çalisan kesimler de bu alanlardakilerdir. Istihbarat örgütleri paravan sirketler yoluyla da finans elde ederler ve bunu örgütlü faaliyetlerde kullanirlar.