9786051217567
655115
https://www.munzevikitabevi.com/kayip-zamanin-izinde-guermantes-tarafi-3-kitap
Kayıp Zamanın İzinde Guermantes Tarafı 3. Kitap
203.20
Proust'un kendi hayatından kesitlere bolca yer verdiği Kayıp Zamanın İzinde serisinin üçüncü kitabı olan Guermantes Tarafı'nda, onun Combray'deki çocukluk ve gençlik yıllarına, bir yazarın gelişmesindeki aşamalara ve hatıralara vurgu yapılıyor. Tüm bu anlatılarda insanları en ince ayrıntısına kadar gözlemlemeye ve çevresini bir ressam dikkatiyle betimlemeye çokça yer veriyor. Diğer eserlerinde olduğu gibi bu eserinde de söz oyunlarına ve bilinç akışı tekniğine yer vererek modern roman anlayışında bir çığır açıyor.
Fransız burjuvazisindeki davetler, unvanlar, aristokratların aralarındaki ilişkiler, entrikalar ve tüm çekişmeler Mme. de Guermantes ve M. de Guermantes'ın penceresinden anlatılıyor. Dönemin belki de en çok ses getiren olaylarından Dreyfüs Olayı ve yavaş yavaş kendini hissettirmeye başlayan Yahudi düşmanlığı da bu romanda kendini gösteriyor. Bunların yanında Fransız askerî birlikleri ve üst rütbelerdeki kişilerin hayatlarını da Saint-Loup'nun gözünden anlatıyor.
Guermantes'ın soylu ırkına layık, çağlara meydan okurcasına ayakta duran oyulmuş ve yıllanmış bir kule gibi, hikâyelere ve şiirlere konu olan antik mirası Fransa'nın üzerinde yükseliyordu bile; öyle ki Notre-Dame ve Chartres Katedrallerinin yükseldiği yerlerdeki gökyüzünde hâlâ boşluklar vardı, öyle ki Laon Tepesi'nin zirvesinde, Ağrı Dağı'nın zirvesindeki Nuh'un Gemisi misali Tanrı'nın öfkeli olup olmadığını görmek için endişeli bir şekilde pencerelerinden eğilen patrikler ve peygamberlerle dolu, toprakta çoğalacak bitki türlerini taşıyan, kulelerden bile kaçan hayvanlarla dolup taşan, çatıda sakince otlayan öküzlerin yüksekten Champagne Ovaları'nı seyrettiği katedralin nefi henüz dengelenmemişti; öyle ki günün sonunda Beauvais'den ayrılan gezgin onu takip edip yolundan dönse de gökyüzünün altın rengi yüzeyinde, katedralin siyah ve iki yana açılmış kanatlarını hâlâ seyredemedi.
Fransız burjuvazisindeki davetler, unvanlar, aristokratların aralarındaki ilişkiler, entrikalar ve tüm çekişmeler Mme. de Guermantes ve M. de Guermantes'ın penceresinden anlatılıyor. Dönemin belki de en çok ses getiren olaylarından Dreyfüs Olayı ve yavaş yavaş kendini hissettirmeye başlayan Yahudi düşmanlığı da bu romanda kendini gösteriyor. Bunların yanında Fransız askerî birlikleri ve üst rütbelerdeki kişilerin hayatlarını da Saint-Loup'nun gözünden anlatıyor.
Guermantes'ın soylu ırkına layık, çağlara meydan okurcasına ayakta duran oyulmuş ve yıllanmış bir kule gibi, hikâyelere ve şiirlere konu olan antik mirası Fransa'nın üzerinde yükseliyordu bile; öyle ki Notre-Dame ve Chartres Katedrallerinin yükseldiği yerlerdeki gökyüzünde hâlâ boşluklar vardı, öyle ki Laon Tepesi'nin zirvesinde, Ağrı Dağı'nın zirvesindeki Nuh'un Gemisi misali Tanrı'nın öfkeli olup olmadığını görmek için endişeli bir şekilde pencerelerinden eğilen patrikler ve peygamberlerle dolu, toprakta çoğalacak bitki türlerini taşıyan, kulelerden bile kaçan hayvanlarla dolup taşan, çatıda sakince otlayan öküzlerin yüksekten Champagne Ovaları'nı seyrettiği katedralin nefi henüz dengelenmemişti; öyle ki günün sonunda Beauvais'den ayrılan gezgin onu takip edip yolundan dönse de gökyüzünün altın rengi yüzeyinde, katedralin siyah ve iki yana açılmış kanatlarını hâlâ seyredemedi.
Proust'un kendi hayatından kesitlere bolca yer verdiği Kayıp Zamanın İzinde serisinin üçüncü kitabı olan Guermantes Tarafı'nda, onun Combray'deki çocukluk ve gençlik yıllarına, bir yazarın gelişmesindeki aşamalara ve hatıralara vurgu yapılıyor. Tüm bu anlatılarda insanları en ince ayrıntısına kadar gözlemlemeye ve çevresini bir ressam dikkatiyle betimlemeye çokça yer veriyor. Diğer eserlerinde olduğu gibi bu eserinde de söz oyunlarına ve bilinç akışı tekniğine yer vererek modern roman anlayışında bir çığır açıyor.
Fransız burjuvazisindeki davetler, unvanlar, aristokratların aralarındaki ilişkiler, entrikalar ve tüm çekişmeler Mme. de Guermantes ve M. de Guermantes'ın penceresinden anlatılıyor. Dönemin belki de en çok ses getiren olaylarından Dreyfüs Olayı ve yavaş yavaş kendini hissettirmeye başlayan Yahudi düşmanlığı da bu romanda kendini gösteriyor. Bunların yanında Fransız askerî birlikleri ve üst rütbelerdeki kişilerin hayatlarını da Saint-Loup'nun gözünden anlatıyor.
Guermantes'ın soylu ırkına layık, çağlara meydan okurcasına ayakta duran oyulmuş ve yıllanmış bir kule gibi, hikâyelere ve şiirlere konu olan antik mirası Fransa'nın üzerinde yükseliyordu bile; öyle ki Notre-Dame ve Chartres Katedrallerinin yükseldiği yerlerdeki gökyüzünde hâlâ boşluklar vardı, öyle ki Laon Tepesi'nin zirvesinde, Ağrı Dağı'nın zirvesindeki Nuh'un Gemisi misali Tanrı'nın öfkeli olup olmadığını görmek için endişeli bir şekilde pencerelerinden eğilen patrikler ve peygamberlerle dolu, toprakta çoğalacak bitki türlerini taşıyan, kulelerden bile kaçan hayvanlarla dolup taşan, çatıda sakince otlayan öküzlerin yüksekten Champagne Ovaları'nı seyrettiği katedralin nefi henüz dengelenmemişti; öyle ki günün sonunda Beauvais'den ayrılan gezgin onu takip edip yolundan dönse de gökyüzünün altın rengi yüzeyinde, katedralin siyah ve iki yana açılmış kanatlarını hâlâ seyredemedi.
Fransız burjuvazisindeki davetler, unvanlar, aristokratların aralarındaki ilişkiler, entrikalar ve tüm çekişmeler Mme. de Guermantes ve M. de Guermantes'ın penceresinden anlatılıyor. Dönemin belki de en çok ses getiren olaylarından Dreyfüs Olayı ve yavaş yavaş kendini hissettirmeye başlayan Yahudi düşmanlığı da bu romanda kendini gösteriyor. Bunların yanında Fransız askerî birlikleri ve üst rütbelerdeki kişilerin hayatlarını da Saint-Loup'nun gözünden anlatıyor.
Guermantes'ın soylu ırkına layık, çağlara meydan okurcasına ayakta duran oyulmuş ve yıllanmış bir kule gibi, hikâyelere ve şiirlere konu olan antik mirası Fransa'nın üzerinde yükseliyordu bile; öyle ki Notre-Dame ve Chartres Katedrallerinin yükseldiği yerlerdeki gökyüzünde hâlâ boşluklar vardı, öyle ki Laon Tepesi'nin zirvesinde, Ağrı Dağı'nın zirvesindeki Nuh'un Gemisi misali Tanrı'nın öfkeli olup olmadığını görmek için endişeli bir şekilde pencerelerinden eğilen patrikler ve peygamberlerle dolu, toprakta çoğalacak bitki türlerini taşıyan, kulelerden bile kaçan hayvanlarla dolup taşan, çatıda sakince otlayan öküzlerin yüksekten Champagne Ovaları'nı seyrettiği katedralin nefi henüz dengelenmemişti; öyle ki günün sonunda Beauvais'den ayrılan gezgin onu takip edip yolundan dönse de gökyüzünün altın rengi yüzeyinde, katedralin siyah ve iki yana açılmış kanatlarını hâlâ seyredemedi.
Axess Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 203,20 | 203,20 |
2 | 105,66 | 211,33 |
3 | 71,80 | 215,39 |
6 | 36,58 | 219,46 |
9 | 24,84 | 223,52 |
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 203,20 | 203,20 |
2 | 105,66 | 211,33 |
3 | 71,80 | 215,39 |
6 | 36,58 | 219,46 |
9 | 24,84 | 223,52 |
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 203,20 | 203,20 |
2 | 105,66 | 211,33 |
3 | 71,80 | 215,39 |
6 | 36,58 | 219,46 |
9 | 24,84 | 223,52 |
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 203,20 | 203,20 |
2 | 105,66 | 211,33 |
3 | 71,80 | 215,39 |
6 | 36,58 | 219,46 |
9 | 24,84 | 223,52 |
World Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 203,20 | 203,20 |
2 | 105,66 | 211,33 |
3 | 71,80 | 215,39 |
6 | 36,58 | 219,46 |
9 | 24,84 | 223,52 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.