9789755396217
406746
https://www.munzevikitabevi.com/korkulacak-bir-sey-yok
Korkulacak Bir Şey Yok
173.40
"Tanri'ya inanmiyorum ama O'nu özlüyorum" gibi son derece çarpici bir ifadeyle baslayan Korkulacak Bir Sey Yok, Julian Barnes'in ölüm, ölümlülük, Tanri, sanatin ölüm karsisindaki yeri gibi temalar üzerine kaleme almis oldugu, tümüyle otobiyografik olmasa bile içinde yer alan anilarin kapsami itibariyle bu yani belirgin biçimde agir basan bir deneme, daha dogrusu, "ani" türü çerçevesinde de degerlendirilebilecek bir deneme kitabi. Julian Barnes, yaslilik ve ölüm temalarini daha önce de çok sayida yapitinda, özellikle Limon Masasi baslikli öykü kitabinda islemisti. Ne var ki, bu kez, söz konusu "can alici" konuyu, örneklerini daha ziyade edebiyat ve müzik, kimi yerde de bilim ve tip dünyasindan ustalikla seçtigi, çok daha genis bir deneme alanina tasiyor. Basta ünlü Fransiz yazar Jules Renard olmak üzere Montaigne, Stendhal, Daudet, Somerset Maugham, Arthur Koestler gibi edebiyatçilarin ya da Ravel, Rahmaninov, Sostakoviç, Prokofyev ve Rossini gibi müzisyenlerin ilginç tanikliklarina yer ve-rerek, hepimizin mutlaka karsilasacagimiz bu kaçinilmaz ve "korkutucu olmayan" insanlik halini var olabilecek bütün boyutlariyla irdelemeye girisiyor. Metnin dikkat çeken bir baska leitmotif özelligi de, Julian Barnes'in tüm deneme boyunca, felsefeci olan agabeyi Jonathan Barnes'la girmis oldugu "yer yer çekismeli, yer yer görüs birligi içinde cereyan eden" sorgulayici diyalog. Bu diyalog, bir bakima, inanmakla inanmamanin, felsefeyle edebiyatin, Julian Barnes ile pek anlasamadigi annesinin bitmek bilmez çekismesi olarak da yorumlanabilir. Nitekim kitabin kasvetli sayilabilecek konusunu ilginç ve dinamik kilan unsur da, bu çekismeyi tüm satirlara hem keyif veren hem de sorgulayici bir ironiy-le yansimakta olusudur. Kendisiyle yapilan bir söy-leside, Korkulacak Bir Sey Yok'un içerigini en yalin sekilde su sözlerle tanimliyor Julian Barnes: "Bu, kendimi bir vaka olarak inceleme ve bir soruya yanit getirme alistirmasidir: Zamanin bu noktasinda herhangi bir seye inanmamak ama öte yandan da bir gün ölece-gimiz düsüncesiyle uzlasmamak ne anlama gelmektedir?.."
"Tanri'ya inanmiyorum ama O'nu özlüyorum" gibi son derece çarpici bir ifadeyle baslayan Korkulacak Bir Sey Yok, Julian Barnes'in ölüm, ölümlülük, Tanri, sanatin ölüm karsisindaki yeri gibi temalar üzerine kaleme almis oldugu, tümüyle otobiyografik olmasa bile içinde yer alan anilarin kapsami itibariyle bu yani belirgin biçimde agir basan bir deneme, daha dogrusu, "ani" türü çerçevesinde de degerlendirilebilecek bir deneme kitabi. Julian Barnes, yaslilik ve ölüm temalarini daha önce de çok sayida yapitinda, özellikle Limon Masasi baslikli öykü kitabinda islemisti. Ne var ki, bu kez, söz konusu "can alici" konuyu, örneklerini daha ziyade edebiyat ve müzik, kimi yerde de bilim ve tip dünyasindan ustalikla seçtigi, çok daha genis bir deneme alanina tasiyor. Basta ünlü Fransiz yazar Jules Renard olmak üzere Montaigne, Stendhal, Daudet, Somerset Maugham, Arthur Koestler gibi edebiyatçilarin ya da Ravel, Rahmaninov, Sostakoviç, Prokofyev ve Rossini gibi müzisyenlerin ilginç tanikliklarina yer ve-rerek, hepimizin mutlaka karsilasacagimiz bu kaçinilmaz ve "korkutucu olmayan" insanlik halini var olabilecek bütün boyutlariyla irdelemeye girisiyor. Metnin dikkat çeken bir baska leitmotif özelligi de, Julian Barnes'in tüm deneme boyunca, felsefeci olan agabeyi Jonathan Barnes'la girmis oldugu "yer yer çekismeli, yer yer görüs birligi içinde cereyan eden" sorgulayici diyalog. Bu diyalog, bir bakima, inanmakla inanmamanin, felsefeyle edebiyatin, Julian Barnes ile pek anlasamadigi annesinin bitmek bilmez çekismesi olarak da yorumlanabilir. Nitekim kitabin kasvetli sayilabilecek konusunu ilginç ve dinamik kilan unsur da, bu çekismeyi tüm satirlara hem keyif veren hem de sorgulayici bir ironiy-le yansimakta olusudur. Kendisiyle yapilan bir söy-leside, Korkulacak Bir Sey Yok'un içerigini en yalin sekilde su sözlerle tanimliyor Julian Barnes: "Bu, kendimi bir vaka olarak inceleme ve bir soruya yanit getirme alistirmasidir: Zamanin bu noktasinda herhangi bir seye inanmamak ama öte yandan da bir gün ölece-gimiz düsüncesiyle uzlasmamak ne anlama gelmektedir?.."
Axess Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 173,40 | 173,40 |
2 | 90,17 | 180,34 |
3 | 61,27 | 183,80 |
6 | 31,21 | 187,27 |
9 | 21,19 | 190,74 |
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 173,40 | 173,40 |
2 | 90,17 | 180,34 |
3 | 61,27 | 183,80 |
6 | 31,21 | 187,27 |
9 | 21,19 | 190,74 |
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 173,40 | 173,40 |
2 | 90,17 | 180,34 |
3 | 61,27 | 183,80 |
6 | 31,21 | 187,27 |
9 | 21,19 | 190,74 |
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 173,40 | 173,40 |
2 | 90,17 | 180,34 |
3 | 61,27 | 183,80 |
6 | 31,21 | 187,27 |
9 | 21,19 | 190,74 |
World Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 173,40 | 173,40 |
2 | 90,17 | 180,34 |
3 | 61,27 | 183,80 |
6 | 31,21 | 187,27 |
9 | 21,19 | 190,74 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.