Üçüncü Dünya Güvenliği ve İnsani Mühale

Stok Kodu:
9786054926022
Boyut:
13,5x2,5
Sayfa Sayısı:
380
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
80,00
9786054926022
429499
Üçüncü Dünya Güvenliği ve İnsani Mühale
Üçüncü Dünya Güvenliği ve İnsani Mühale
80.00
Soguk Savasin iki boyutlu dünyasinda tanimlanan Üçüncü Dünya devletleri kirilganliklarini Soguk Savas sonrasina Üçüncü Dünya'nin siyasal yapilarinin batinin açiklamalariyla dönüstügü bir gerçektir. Otoriter yapilari dönem dönem bu siyasal bagimliliktan kurtulmak için hatta ekonomik içe dönüs için tercih eden bu ülkeler gene bu sürecin çözülüsünde tehdit algilamalarini gelismis ülkelerin yaklasimlariyla açiklayacaklar politikalarini buna göre biçimleyeceklerdir.Insani müdahale kavrami bu ülkeler için çeliskili bir alan yaratmaktadir. Soguk Savas sürecinde gelismis ülkelerin dolayli olarak blok içi gelismelerle destekledikleri otoriter rejimler bugün gelismis ülkelerin insan haklari temelinde olusan parlamenter demokratik yapilari için ortak tehdittir. Birlesmis Milletler rejimi altinda her ülkenin esit ve egemen devletleri insan haklari ve demokratiklesme anlaminda basarisiz olduklari anda egemenlik ve esitlik haklarini kaybetmeye baslamislardir. Müdahale sonrasi hedeflenen evrensel degerlerin tesisi ise liberalizmin sahiplendigi yeni insani güvenlik algisiyla olusturulmaya çalisacaktir. Bu müdahalenin bir uluslararasi örgütün mesruiyetinde mi yoksa Irak müdahalesinde gördügümüz gibi hakli bir mücadele zemini buldugunu düsünen tek bir devletin himayesinde mi olacagi tartisma konusudur.Tarihsel perspektifte Osmanli topraklarindaki azinlik haklarini savunan müdahalelerden bugün Kosova ve Libya'ya kadar degisen yaklasimlarin insani müdahalelerin güvenlik boyutuyla ve temel paradigmalarla degerlendirilmesi önemlidir. Çalismada müdahalenin çok aktörlü boyutu ve insani müdahalenin insani eylem boyutu küresel sivil toplum algisiyla da arastirilacak bu nedenle 1990 sonrasi Irak'in yasadigi müdahale bu perspektifte degerlendirilecektir.
Soguk Savasin iki boyutlu dünyasinda tanimlanan Üçüncü Dünya devletleri kirilganliklarini Soguk Savas sonrasina Üçüncü Dünya'nin siyasal yapilarinin batinin açiklamalariyla dönüstügü bir gerçektir. Otoriter yapilari dönem dönem bu siyasal bagimliliktan kurtulmak için hatta ekonomik içe dönüs için tercih eden bu ülkeler gene bu sürecin çözülüsünde tehdit algilamalarini gelismis ülkelerin yaklasimlariyla açiklayacaklar politikalarini buna göre biçimleyeceklerdir.Insani müdahale kavrami bu ülkeler için çeliskili bir alan yaratmaktadir. Soguk Savas sürecinde gelismis ülkelerin dolayli olarak blok içi gelismelerle destekledikleri otoriter rejimler bugün gelismis ülkelerin insan haklari temelinde olusan parlamenter demokratik yapilari için ortak tehdittir. Birlesmis Milletler rejimi altinda her ülkenin esit ve egemen devletleri insan haklari ve demokratiklesme anlaminda basarisiz olduklari anda egemenlik ve esitlik haklarini kaybetmeye baslamislardir. Müdahale sonrasi hedeflenen evrensel degerlerin tesisi ise liberalizmin sahiplendigi yeni insani güvenlik algisiyla olusturulmaya çalisacaktir. Bu müdahalenin bir uluslararasi örgütün mesruiyetinde mi yoksa Irak müdahalesinde gördügümüz gibi hakli bir mücadele zemini buldugunu düsünen tek bir devletin himayesinde mi olacagi tartisma konusudur.Tarihsel perspektifte Osmanli topraklarindaki azinlik haklarini savunan müdahalelerden bugün Kosova ve Libya'ya kadar degisen yaklasimlarin insani müdahalelerin güvenlik boyutuyla ve temel paradigmalarla degerlendirilmesi önemlidir. Çalismada müdahalenin çok aktörlü boyutu ve insani müdahalenin insani eylem boyutu küresel sivil toplum algisiyla da arastirilacak bu nedenle 1990 sonrasi Irak'in yasadigi müdahale bu perspektifte degerlendirilecektir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat