Uygarlığın Doğuşu Efsane

Adem'den Havva'ya, Cennet Bahçesi'nden Mezopotamya'ya, Nuh Tufani'ndan Gilgames Destani'na, Söylenceler ve Gerçekler...Efsane güçlü bir sözcüktür. Mitolojik yaratiklarin ve savasan kahramanlarin hayallerini getirir akla. Bu, dogaüstü olanin dünyevi olana egemen oldugu bir dünyadir. Dolayisiyla efsaneleri fantazi olarak görmek cazip gelebilir ama yanilmis oluruz. ...Yahudi-Hiristiyan dünyasi bir zamanlar kendi yanitlar dizisine sahip bir kitaba sahipti. Fakat son yillarda bu kaynak kitabin söhretine, bilim ve mantik tarafindan gölge düsürüldü ve Yaratilis'ta insanoglunun tarih öncesini anlatan bölümlerin, mitten baska bir sey olmadigi söylendi...Benim yaklasimim biraz farkli. Örnegin Aden Bahçesi, Nuh Tufani, Babil Kulesi öykülerinin, Yaratilis kitabinin ilk bölümlerinde anlatildigi halleri ile büyüleyici mitlerden daha fazlasini ifade ettigini düsünüyorum. Çogu bilim insani Kitab-i Mukaddes'in Yaratilis bölümünü çok daha eski bir sözlü gelenekten evrimlesmis dokümanlar kategorisine dahil eder. Efsane kitabina Uygarligin Dogusu alt basligi verilmistir zira kitap, bizi Kitab-i Mukaddes anlatilarinin baslangicina, yani uygarligin dogumuna götürmektedir. Bu kitap, destansi bir kesif yolculugu ve bu yolculugu yapan insanlarin öyküsüdür...